.
Yeni Avrupa kuralları, gıda, inşaat ve mobil sanayiden sonra dördüncü büyük kirletici olan tekstil endüstrisinin ürettiği atık miktarını azaltmayı amaçlıyor. Bu amaca ulaşmanın bir aracı, bu tür atıkların yönetimine ilişkin maliyetleri ürün (eko) ücretleri ödeyerek karşılamayı taahhüt eden tekstil üreticilerinin sorumluluğunun genişletilmesidir. Önlemlerin araştırma ve geliştirme yatırımlarını ve geri dönüştürülüp yeniden kullanılabilen daha dayanıklı tekstil ürünlerinin yaratılmasını teşvik etmesi bekleniyor.
Yeni kurallar, geçen hafta Avrupa Parlamentosu Çevre Komitesi’nin, Avrupa Komisyonu’nun Avrupa Birliği (AB) üye devletlerinin Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (PROR) ve tekstil endüstrisi alanında.
Direktifte yapılan değişiklik taslağına göre, Üye Devletlerin 1 Ocak 2025 tarihine kadar tekstil ürünlerinin yeniden kullanım için ayrı toplanmasını, yeniden kullanıma hazırlanmasını ve geri dönüştürülmesini sağlaması gerekiyor. Uygulamada bu, eko-vergilerin bu tarihten önce getirilmesi gerektiği anlamına geliyor Dernek, üreticilerin bu faaliyetler için gerekli finansmanı sağlamaları gerektiğini belirtiyor.
Tekstil, giyim ve aksesuarlar, halılar, şilteler dahil yatak takımları ve deri, kauçuk veya plastik gibi tekstille ilgili malzemeleri içeren ürünler yeni kuralların kapsamındadır.
İyi Avrupa örnekleri
AB’de tekstile eko vergi
2024’ün başlarında İsveç
Şu anda benzer tedbirleri uygulamaya koyan diğer ülkeler Macaristan ve Hollanda’dır; Litvanya, Letonya, Almanya, İtalya ve Slovakya’da ise bu tedbirler benimsenme sürecindedir.
Belçika’da tekstil atık maliyetlerinin üreticiler tarafından gönüllü olarak finanse edilmesi ilkesi uygulanmaktadır.
Çevre vergileri sadece bir gider değil, bir yatırımdır
Tekstil endüstrisinde eko vergilerin uygulamaya konulması şu amaçlarla yapılmaktadır:
· Ürünlerin yaşam döngüsünün artırılması;
· Depolama ve yakma uygulamalarının azaltılması;
· Geri dönüşüm ve yeniden kullanımın artırılması;
· Yeni ürünlere geri dönüştürülmüş malzemeler koymak.
Çevre vergileri halihazırda otomobil, elektronik eşya, yağ, tek kullanımlık ambalaj ve çeşitli lastik üreticileri tarafından ödeniyor. Dernek, dördüncü sırada yer alan ve şimdiye kadar böyle bir yükümlülüğe bağlı olmayan tekstil endüstrisinin aksine, bu endüstrilerin çevreyi en çok kirleten beş endüstri arasında bile yer almadığını belirtti.
Ülkemizde kabul edilen Atık Yönetimi Kanunu’nda zaten tekstil ve ayakkabılara eko-vergi ödenmesi zorunluluğunu getiren bir metin mevcut. Kuralların uygulamaya konulmasına yönelik bir yönetmelik henüz çıkarılmadı.
Tekstil ürünlerine yönelik eko vergilerin getirilmesini gerektiren şey nedir?
Endişe verici istatistikler, tekstil atığı krizine çözüm bulma ihtiyacının aciliyetini daha da vurguluyor:
· Dünyadaki tüm tekstil ürünlerinin yüzde 1’den azı yeni ürünlere dönüştürülüyor;
· AB’de her yıl 12,6 milyon ton tekstil atığı üretiliyor; yalnızca giyim ve ayakkabılar 5,2 milyon tona tekabül ediyor, bu da her yıl kişi başına 12 kg atığa denk geliyor;